Yemek, belki de belirli bir bölgenin kültürünü anlamanın en iyi yolu…Zaman içinde bir yerde meydana gelen tarihi olaylar, gelenekler, doğal çevre ve lokal kültürlerle ilgili birçok bilgiyi o bölgenin mutfağından anlamak mümkün. İnsanların yaşamını devam ettirme amacının yanı sıra tat ve haz almaya yöneldiği yemek, aslında bunun çok daha ötesinde bir oluşum. Kişileri bir araya getiren bu evrensel alışkanlık, aynı zamanda bizlere farklı kültürleri anlama imkanı sunuyor. Muhtemelen seyahat eden herkes farklı bir şeyi deneyimleme, alışkanlıklarını ve rutinlerini kırma isteğiyle yola çıkıyor. Her seyahatin bir öyküsü olduğu gibi, akılda bıraktığı bir lezzet de oluyor…
Yöresel lezzetleri sunma gayesiyle çıktığımız bu yolda, hızla büyüyen ürün yelpazemiz ile sizleri dünyanın farklı yerlerinden lokal tatlarla buluşturuyoruz. Bu değişik lezzetleri bu kadar eşsiz yapan özel dokunuşları yakalamak için çalışırken aklımızda iki şey vardı : en kaliteli lezzetleri sunmak ve sizleri denediğiniz tatların ait olduğu yörelerde bir seyahatteymiş gibi hissettirmek. Aslında lokal, yöresel kelimelerine bakış açımız biraz farklı. Türkiye merkezli bir firma olsak da yöreselliği ülkemizin sınırları içerisinde konumlandırmıyoruz. Amacımız global anlamdaki lokal lezzetlerin en iyisini sizlere ulaştırmak. Bundan dolayı da ürünlerimiz çeşitliliğiyle ön planda. Antakya, kültürlerin bir araya gelerek farklı medeniyetleri ortaya çıkardığı eşsiz bir bölge… Farklı kültürlerin etkileşimi çeşitliliği beraberinde getiriyor. Kendine has yöresel lezzetleri, zengin ve renkli mutfağıyla bilinen Antakya mutfağına meraklıysanız, Antakya böreğimizi denemeden geçmemelisiniz! Etrafı çıtır çıtır hamurla sarılı, içi ise taptaze ıspanak, çökelek peyniri, zahter ve çörek otu ile hazırlanan bu besleyici ve hafif böreğin dondurulmuş olduğuna inanamayacaksınız! İçerisindeki yüksek kalitedeki malzemelerle, özüne sadık kalarak hazırladığımız bu böreği yerken kendinizi antik bir Mezopotamya gezisinde hissetmenizi umuyoruz…
İtalya deyince akla şüphesiz ilk gelen lezzetlerden bir tanesi : pizza. Dünyada belki de herkesin sevdiği tek yemek olan pizzanın tarihi de oldukça enteresan. M.Ö. 600 civarında, bir Yunan yerleşkesi olarak kurulan Napoli, 1700’lü ve 1800’lü yıllarda gelişen bir liman şehriydi. Yoksul popülasyonu ile bilinen bu şehir aynı zamanda pizzanın ilk hayat bulduğu kent. Hızla tüketebilecekleri ucuz yemeklere ihtiyaç duyan Napolililer bu ihtiyacı karşılamak adına ellerinde bulunan malzemeleri karıştırarak günümüzde herkesin afiyetle yediği pizzayı yaratmışlar. Sokak satıcıları tarafından satılan bu lezzet günümüzün aksine o dönemde çok eleştirilmiş ve lezzetsiz olmasıyla gündeme gelmiş… Canınız bu müthiş İtalyan lezzetini çekiyorsa, biz buradayız! Sizlere en lezzetli, tipik İtalyan pizzasını sunmak için ünlü İtalyan gurme ve mutfak danışmanı, Şef Geovani ile bir araya geldik! Sonuçlar mı? Tek kelimeyle muhteşem ve özüne sadık! Leziz pizzalarımızdan bir ısırık aldıktan sonra kendinizi Napoli’nin kalbinde bir pizzacıda hissetmeniz çok mümkün…
Belki de en ünlü lezzetlerimizden biri, mantı! Osmanlı Dönemi’nde Göçebe Moğol atlıları tarafından Anadolu’ya kurutulmuş bir şekilde getirilen ve daha sonrasında Osmanlı mutfağının vazgeçilmezi haline gelen klasik mantıyı sevmeyen Türk yoktur diye düşünüyoruz! Çin’den İpek Yolu’na, oradan da Anadolu’ya kadar uzanan devasa bir coğrafyada hayata gelen ve oldukça eski bir kültüre sahip bir yemek olan mantı, yıllar içerisinde farklı şekiller, dolgular, isimler ve soslarla insanoğlunun karşısına çıkmış. Mantı aslında Anadolu’da çok eski tarihlerden beri yenen bir yemek. Üstelik Osmanlı saray mutfağında çok önemli bir yeri var. Örneğin; Fatih Sultan Mehmet ve II. Beyazıt gibi padişahlar güne mantıyla başlamalarıyla bilinirmiş… Ülkemizde özellikle Kayseri yöresine özgü bir tat olarak bilinen mantıyı bir de Pek lezzetinde deneyin! İncecik bir hamurla hazırladığımız dondurulmuş mantılarımız piyasadaki diğer dondurulmuş mantıların aksine çiğ dolum yapılarak hazırlanıyor ve sonuç : adeta ev mantısı kadar lezzetli ve çiğnemesi kolay! Yüzde yüz dana kıymanın, baharatlarla hafifçe çeşnilendirilmesiyle hazırlanan mantılarımızı çözülmesini beklemeden, dondurucudan çıkarır çıkarmaz suya atarak haşlayabilir, tercihinize göre üzerine sarımsaklı yoğurt ve kırmızı biberle birlikte kavrularak eritilmiş tereyağı ekleyebilir, nane, sumak veya kekik ile lezzetli bir final dokunuş yapabilirsiniz! Canınız ev mantısı çektiği anda, Pek mantınızı dondurucunuzdan çıkararak pişirin ve afiyetle yiyin! Umuyoruz ki mantınızı yerken, kendinizi Anadolu topraklarında bir lezzet seyahatinde gibi hissedersiniz!
Tatlısız asla! Bizce zengin bir yemek deneyiminin vazgeçilmez tamamlayıcısı tek kelimeyle tatlı. Eminiz ki sizde bizimle aynı fikirdesiniz. Sıradaki lezzet, hazırlaması belki de en zahmetli tatlı : milföy. Çıtır çıtır ve ağızda dağılan bu ikonik ve oldukça eski Fransız tatlısının tarihi aslında pekte bilinmiyor. 1000 yaprak anlamına gelen milföy gerçekten de muhteşem bir lezzet. Tatlı olmasına rağmen asla ağır olmayan bu tatlı adeta bir paradoks. Zengin içeriğine rağmen hafif olmayı başarabilen ender tatlılardan milföy, incecik hamurların bir araya gelerek, vanilyalı krema ve kakao veya bademli fondan ile taçlandırılmasıyla tamamlanıyor. Fransız pastanelerinin vazgeçilmesi olan bu tatlıyı yapmanın ne kadar zahmetli olduğunun farkına vararak sizler için önceden kesilmiş milföylerimizi hazırladık. Aniden gelen misafirleriniz için ideal bir ikram olan Pek milföyümüz, içerisine katabileceğiniz farklı malzemelerle sizlere müthiş bir lezzet sunarken, muhteşem dokusuyla ağzınızda dağılacak! Kalitesinden ödün vermeden dondurulan milföylerimiz, aniden gelen tatlı veya tuzlu krizlerini gidermeye de birebir! Sıcacık kahvenize eşlik edecek bu eşsiz lezzetten bir ısırık alın ve kendinizi Paris’in hareketli sokaklarında hayatın tadını çıkarırken hayal edin!
Pek olarak umuyoruz ki, lezzetlerimizin tadını sevdiklerinizle çıkarırken kendinizi bir gastronomi seyahatinde hisseder, farklı kültürlere ait lokal tatları evinizin kolaylığında deneyimleme şansı bulursunuz…